İzmir’de Sonbahar Bir Başka Güzel
İzmir çevresinde, temiz ve serin havanın dirilten etkisinde keyifli yolculuklara çıkabilirsiniz. Kentin yanı başında ama kent karmaşasından bir o kadar uzak, doğa, tarih ve kültürle iç içe vakit geçirecek o kadar çok nokta var ki İzmir’de. Bu kentte sonbahar hüzün değil keşif demek.. Keşfetmeye hazırsanız sizin için seçtiğimiz rotaları mutlaka gezi programınıza alın.
Balçova
Balçova, günlük doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için farklı birçok gezi güzergahına sahip. 14,8 kilometre uzunluğundaki Balçova – Manastır – Halkapınar Çeşmesi guzergahı, kızıl çam ormanları ve baraj gölü manzarası ile 5 – 6 saatlik keyifli bir yürüyüş seçeneği sunuyor. İnciraltı Kent Ormanı ise hem yürüyüşçülere hem bisikletseverlere hitap eden, keyifle vakit geçirilebilecek, yeşili bol bir rekreasyon alanı. Üçkuyular İskelesi’nden Yeni Kale Burnu’na kadar uzanan, Kültürpark’ın 3,5 katı büyüklüğündeki alanda kesintisiz gezinti ve yürüyüş yapabilir, Çakal Burnu Dalyanı’ndaki çiçek seralarını, narenciye bahçelerini görebilir ve olta balıkçılığı yapabilirsiniz. Balçova İnciraltı- Sahilevleri ve Termal Tesisler-Balçova Barajı parkurları da yine temiz havada, doğanın eşliğinde, keyifli yürüyüşler yapmanıza olanak sağlayan güzergahlar.
Gölcük
Bozdağ eteklerinde, denizden bin 50 metre yükseklikte bulunan Gölcük, Ödemiş’e 18, Birgi’ye ise 20 kilometre uzaklıkta. Çevresi yaklaşık 7 kilometre, derinliği ise 8 metre olan tektonik oluşumlu bu gölü çam ağaçlarıyla kaplı bir orman çevreliyor. Görsel açıdan Bolu Abant’ı andıran belde, temiz havası ve yemyeşil bitki örtüsüyle huzurlu bir ortam sunuyor. Yöresel yemekleri ile damak zevkine de hitap eden Gölcük’te; kıyı restoranları, çay bahçeleri, piknik alanları, ve yöresel ürünlerin satıldığı çeşitli dükkân ve tezgâhlar da bulunuyor.
Karagöl
İzmir’in oksijen deposu Karagöl’e, kent merkezine çok yakın olmasına rağmen zorlu bir yolculukla ulaşılıyor. Yamanlar Dağı’nda bulunan Karagöl 35 bin metrekarelik küçük bir krater gölü. Gölün çevresi söğüt ve çınar ağaçlarıyla çevrili. Onların bitiminde kızılçamlar ve yer yer karaçamlar başlıyor. Ördek ve kurbağaların renk kattığı gölün kenarında balık avlayanların oltalarına da nadir de olsa sazan balıkları takılıyor. Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne ait olan Karagöl, piknik yapmak için son derece uygun.
Gölün çevresinde tahta piknik masaları bulunuyor, mangal yerleri de hazır. Küçük bir lokanta ve büfe olmasına karşın hazırlıklı gitmenizde fayda var. İhtiyacınız olmayan tek şey su; çeşmelerden buz gibi doğal kaynak suyu akıyor. Burada hava İzmir merkeze göre daha serin olduğu için hazırlıklı gitmekte fayda var. Göl ve çevresi yürüyüş yapmak ve fotoğraf çekmek için oldukça ideal.
Kozak Yaylası
İzmir'e 100 kilometre uzaklıktaki Bergama kent merkezinden dolaşarak yol ayrımından Kozak Yaylası'na ulaşılıyor. Yaklaşık 20 kilometrelik bu güzergah fıstık çamı ormanıyla kaplı.
Kozak Yaylası'nda, 5 milyon adet fıstık çamı var. 500'den fazla aile geçimini, ayrıca yaylacılık geleneğini sürdürüyor. Kozak Yaylası deniz seviyesinden 500, bazı yerlerde de 1000 metre yüksekliğe kadar ulaşıyor.
Kozak Yaylası’nda Yukarıbey, Karaveliler, Kıranlı, Çamavlu, Güneşli (Tekke), Göbeller, Terzihaliller, Kaplan, Hacıhamzalar, Aşağıcuma, Aşağıbey, Hisarköy, Ayvatlar, Yukarıcuma, Demircidere ve Okçular köyleri bulunuyor. Yörede yaşayan vatandaşlar bu köylerin tümüne Kozak Köyleri adını vermiş.
Kozak köyleri doğası ve özgün dokusuyla keyifli bir gezi vaat ediyor. Nebiler Köyü’ndeki şelale ve kaplıca, Göbeller'deki kamp alanları ve yürüyüş parkurları, kuş gözlemciliği yapmaya elverişli alanlar, Aşağıbey'deki tarihi Roma hamamı görülmeye değer. Yöreye gitmişken yöresel peynirler, çamfıstığı ve üzümlerin tadına bakın mutlaka.
Efem Çukuru
Efem Çukuru güzergahı doğal güzellikleri ve alternatifli yürüyüş parkurlarıyla huzurlu bir gün vaat ediyor. Bir tarafında Balçova Narlıdere, diğer tarafında Seferihisar, bir diğer yanında ise Tahtalı Barajı bulunan Efem Çukuru Köyü, panoramik görüntüsüyle oldukça etkileyici. Çatalkaya’nın hemen arkasında yer aldığından çok güzel yürüyüş parkurlarına sahip bölgede, Efem Çukuru Köyü’nden başlayarak, istediğiniz uzunluğa göre kendinize bir yürüyüş rotası seçebilirsiniz.
Bademli Köyü
İzmir’in büyük köylerinden biri olan Bademli, Dikili ilçe merkezinden 7 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Geçmişten günümüze getirdiği tarihsel birikimi, eski kültürlerin bıraktığı nostaljik görüntüsü, doğal güzellikleri, verimli toprakları, zeytin ve çam ağaçlarıyla bezeli adaları, dantel gibi kıyıları ve eşsiz plajlarıyla Bademli, Ege’nin henüz keşfedilmemiş saklı cennetlerinden biri.
Sığacık
Sığacık, günümüzde, antik çağda Teos Antik Kenti’nin kuzey limanını oluşturan Sığacık günümüzde Seferihisar’ın bir mahallesi durumunda. Yeni yapılan Teos Marina ile çehresi değişen ve konuklarının sayısı artan Sığacık, otel ve pansiyon gibi konaklama tesislerinin yanı başında bulunuyor. Sığacık’ın plajları ise dünyaca ünlü. Akkum ve Ekmeksiz plajları pırıl pırıl kumu ve tertemiz deniziyle haklı bir üne sahip. Bir kilometre mesafedeki plajlar bölgesine, minibüs ve belediye otobüsleriyle gidilebiliyor. Sığacık Limanı’ndan günübirlik motor turlarıyla Papaz Boğazı, Taş Ada, Azmak, Aktaşlı ve Çamağız bölgeleri gezilebiliyor.
Sığacık’ın gezilebilecek yerlerinden biri de Kaleiçi’nde kurulan organik pazar. Türkiye’nin ilk cittaslow (sakin) kenti Seferihisar’ın Sığacık Mahallesi’nde kurulan Kaleiçi Organik Pazarı, çiftçiler ve ev hanımlarına yeni bir iş kapısı oluşturuyor.
Şirince
Eski kaynaklarda “Dağdaki Efes” olarak geçen Şirince, Selçuk’tan 8 kilometre uzaklıkta adı gibi şirin bir köy. Dar sokakları, taş evleri, tarihi kilisesi ve ev yapımı yaraplarıyla ünlenen köy yerli ve yabancı turistler tarafından sıkça ziyaret ediliyor.
Sokak aralarına kurulu tezgahlarda ve köy meydanında köye has sabunlar, el işi ürünleri ve ev yapımı şaraplar sergileniyor. Köyün yakınında Çamlık Tren Müzesi, Meryemana, Yediuyurlar, Efes Ören Yeri, Saint Jean Kilisesi, Selçuk Kalesi, İsabey Cami, Artemis Tapınağı ve Selçuk Müzesi tarih ve kültür meraklılarını cezbedici bir gezi rotası sunuyor.